Aklıma Gelenler – 35

-
Aa
+
a
a
a

Odanızda oturuyorsunuz ve aniden elektrikler kesildi. Tedirgin oldunuz, çünkü ayağa kalkarsanız bir yere çarpabilirsiniz. Yavaşça ayağa kalkıp kapıya doğru yürürken bir yandan da elinizle bir yerleri tutmaya çalışırsınız. Odadan dışarı çıkıp evdeki diğer kişilerle temas kurmaya çalışırsınız. Karanlığın insanı tedirgin eden bir yanı vardır her zaman. Işıklar gelince rahatlar ve aydınlığa şükredersiniz.

 

Bir de ruhları ve beyinleri sürekli karanlıkta olan insanlar vardır. Bu kişiler ışıktan rahatsız olurlar. Daha doğrusu ruhları ve beyinleri aydınlık olan insanlardan rahatsız olurlar. Çünkü aydınlık insanlar ruhu ve beyni karanlıkta olan insanları ışıklarıyla rahatsız ederler. Aydınlık, bilgi, görgü, hoşgörü, uzgörü, sevgi-saygı, ulusal ve uluslararası kültür bilinci ile açıklanabilir. Karanlık ise cehalet, görgüsüzlük, hoşgörüsüzlük, sevgisiz ve saygısızlık, kültürsüzlük ile açıklanabilir. Ülkemizde Cumhuriyet’in kuruluşu ile beraber işte böylesi bir aydınlanma devrimleri süreci başlamıştır. Türk Dili’nde aydınlanma (Türk Dil Kurumu), Tarih bilincinde aydınlanma (Türk Tarih Kurumu), Kültür ve Sanatta Aydınlanma (Konservatuvar, Senfoni Orkestrası) süreci Türk milletini aydınlık bir topluma dönüştürme ereğini gütmüştür. Ancak, Demokrat Parti iktidarı ile ülkede Köy Enstitüleri gibi toplumu aydınlık kimliklere dönüştürecek ilerici uygulamalara son verilmiş; karanlık ruhlu ve beyinli insanlar toplumun aydınlanmasından rahatsız olmuşlardır. Bu noktadan itibaren karanlık ruhlu gericiler ülkenin içinde filizlenme ve büyüme olanağı bulmuşlardır.

 

            Günümüzde ise aydınlanma mücadelesi devam etmektedir. Karanlık ruhlu ve beyinli insanlar özellikle Anadolu kentlerini ele geçirmeye çalışmaktadırlar. Çünkü Anadolu kentleri biraz daha gözden uzaktır. İrticai sermaye Anadolu kentlerinde daha rahat hareket etmektedir. Anadolu kentlerinin Aydınlanmaya olan ihtiyacı diğer büyük kentlere göre daha fazladır. Bu kentlerin yönetimsel kadrolarında olan kişilerin aydınlanma hareketine daha çok destek vermesi gerekmektedir. Bu desteğin her zaman ve her ilde verilebildiğini söyleyemeyiz, ancak şu unutulmamalıdır ki insanları cahil bırakmak, karanlık ruhlu kişilerin ekmeğine yağ sürmek olacaktır, bu sebeple Anadolu kentlerinde verilmesi gereken eğitimin daha doğru, daha sağlıklı, laik ilkelere daha çok bağlı olması çok önemlidir.

 

Aksi taktirde, karanlık ruhlar karanlık insanlar yetiştirirler, sonra bu kişiler gider intihar eylemcisi olur ve başyönetici “İslamî Terör” diyemez.